';
281. Sayı / 2. Sayfa

Miladi Tarih: 30 Temmuz 1896

Rumi Tarih: 18 Temmuz 1312

1. Sayfa
1 Yazı
3. Sayfa
1 Yazı
İhtar-ı Mahsus

Birkaç haftadır bazı risail-i mevkuta tarafından haysiyet-i kalemiyeye mugayyir birtakım neşriyat-ı tecavüzkârane ve meslek-i şeknane arasında Servet-i Fünun’da neşr-i asar eden zevata dahi zebandırazlık edildiğinden maatteessüf şu satırları yazmaya ve risail-i mezkurenin merci-i muayene ve tasdiki olan maarif-i umumiye nezaret-i celilesinin, mahza-şan-ı matbuatı muhafazaten, nazar-ı dikkat-i aliyyesini celbe mecburiyet gördük.

 

İstanbul Postası

Mevsim-i hararet hulul ederek sıcakların taht-ı tesirinde kalalıdan beri eyyam-ı tatiliyede güneş nokta-yı zevalden pek çok tebaüt etmedikçe evden dışarı çıkmak zor geliyor idi: Onun için Osmanlı tiyatrosunun – gittikçe met olunan – güzel oyunlarını seyretmek üzere Kuşdili çayırının gündüz saat yediden sonra ki hararetine tahammülü bir türlü göze alamıyordum. Fakat bu hafta, tiyatronun varaka-yi ilaniyesinde atufetlü Ahmed Midhat Efendi hazretlerinin Eyvah! unvanlı eserini görünce cebime iki üç tane fazla mendil, bir de yelpaze yerleştirdim. Hemen yola çıktım. Kuşdili civarının tozlu yollarında birkaç defa arabacımızı görmeyecek kadar duman içinde kaldıktan sonra tam saat yedi buçukta tiyatrodan içeri girdim. Kalabalık hayli ziyade idi.

Osmanlı Tiyatrosu heyetini birçok ihtarat ve nasayihten, romanlarımızda ettiğimiz tecrübeleri gösterdikten sonra cinayetli piyeslerden vazgeçirmiş, edebî ve hissî asarı oynamaya alıştırmıştık. Gazetemizde bir senedir mütercem asar yerine millî roman yazmak cihetini iltizam ederek millî romanların daha ziyade mazhar-ı rağbet olduğunu müşahede edince tiyatro heyetine dahi millî oyunlar oynamayı tavsiyeye hazırlanıyorduk. Mınakyan Efendi’nin bu tavsiyeye mahal bırakmadan tahrir-i şehir Ahmed Midhat Efendi Hazretleri’nin Eyvah’ını icra ile bir himmet-i terakkiperverane göstermesi hakikaten şayan-ı tebriktir.