';
369. Sayı / 11. Sayfa

Miladi Tarih: 7 Nisan 1898

Rumi Tarih: 26 Mart 1314

10. Sayfa
3 Yazı
12. Sayfa
1 Yazı
Tekâmül-i Tenkit

-Geçen nüshadan mabad-

Sebebi de evvela filolojik tenkidin Batlamyuslar devrinde İskenderiye’de zuhur etmesi, saniyen o devrin iki münekkidi olan Zoil ile Aristark’tan birincisinin kindar, küfürbaz, iktidarının fevkinde görünmeyi sever ve ikincisinin nazik, mültefit, serbest münekkitlere timsal olarak kabul edilmiş olmalarıdır. Bazı müdakkikînin kavlince bu Aristark, Omiros [Homeros]’un âsârını layıkıyla anlamış ve bir eser-i edebiyenin zaman-ı zuhurundaki itikadat ve âdât ve ahlâka nispetle mütalaa ve muhakeme edilmesi lazım geleceğini beyan etmiş ilk münekkittir.

Zoil, mesela İlyada’nın bir yerinde, Omiros [Homeros]’un muharebeye gitmek için zırhını kuşatan bir muharipten bahsederken “Güneşe karşı başındaki miğferdeki kıvılcımlar görülüyordu” demiş olmasını manasız bularak o halde muharibin tutuşup yanması iktiza edeceğini beyan etmiş. Yine aynı müellifin aynı eserinde kardeşini hasmının öldürmesi üzerine korkarak arabadan atlayıp kaçan birisinden bahsedilirken “Atlardan ziyade kendi tabanına güvenen adam olur mu?” diye tenkitinde devam etmiştir. Zoiller yalnız Yunan edebiyatına mahsus değildir, her edebiyatta düzinelerle vardır: Volterler [Voltaire], La Harplar [Jean-François de La Harp], Gustav Planşlar [Jean Baptiste Gustave Planche] bunların meşhurlarıdır. Fakat Yunaniler daha muannit ve muntakim davranarak Zoil’i affetmemişler, tarih-i edebiyatlarında onu en fena sıfatlarla zikretmişlerdir.

(…)