';
373. Sayı / 10. Sayfa

Miladi Tarih: 5 Mayıs 1898

Rumi Tarih: 23 Nisan 1314

9. Sayfa
1 Yazı
11. Sayfa
2 Yazı
Hikmet-i Bedayie Dair

-4-

Asar-ı Sanat Nasıl Vücuda Gelir – Emsile-i Tarihiye

Takriben üç bin sene evvel adalar denizi sevahil ve cezairinde gayet güzel ve zeki bir ırkın zuhuru görülür ki mensubini hayatı büsbütün yeni bir surette telakki ediyorlardı. Hintliler, Mısırlılar gibi büyük müessesat-ı diniye içinde yahut Asurlular, İbraniler gibi büyük bir teşekkül-i içtimai altında kendilerini ezecekleri yerde “site” namını verdikleri küçük küçük şehirler teşkil ettiler. Bu sitelerden her biri diğer bir şehir daha tesis edebilir ve bu yeni belde serbest bulunurdu. Şu suretle Bahr-i Sefid sahilinde birçok mamureler vücuda gelmişti.

Bu mamurelerde oturanlar geçinmek için çalışmaya mecbur değildirler. Bu vazifeyi haraç-güzarlar ifa eder, hizmetlerini de esirler görürdü. En fakirinin hiç olmazsa bir esiri vardı. Zaten bu hizmet pek külfetli değildi. Cüzi bir şeyler tagaddi ederler, esvap namına kısa bir gömlekle büyük bir manto kullanırlardı. Hanelerini yalnız içinde uyumak noktasından nazar-ı ehemmiyete aldıkları için dar inşa ederler, hiç tahkim etmezlerdi. Bir yatak, iki üç testi işte en esaslı esas-ı beytiyeleri.
(…)

1314 Senesine Mahsus Nevsal-i Servet-i Fünûn

Gazetemiz tarafından her sene neşrolunan işbu mükemmel ve musavver takvimin 1314 senesine mahsus cildi dahi neşrolunmuştur. Bu cilt sal-i hâle müteallik bir mükemmel takvimden başka Yunan ile olan muharebe-i galibanemizin bir tarihçesini ve ona müteallik mühim resimleri ve bir sene zarfındaki meşahir-i fünun ve siyasiyatı ve bir senelik vakayi-i siyasiye ve medeniye resimlerini ve tarifatını vefeyat-ı meşahiri şamildir. Yüz büyük sayfa ve yüzü mütecaviz resimden mürekkep olan beher cildin ecza olarak fiyatı beş, mücelledi sekiz kuruştur. Vilayatta eczası sekiz mücelledi on bir kuruştur.

Musahabe-i Fenniye

Cümle-i asabiye – Akıl ve zeka-yı beşer – İhtiraat ve keşfiyat – Ahval ve vukuat – Hadisat-ı kevniyenin asab-ı beşere tesiri – Cümme-i asabiyenin vukuat-ı cihan üzerine tesiri – Zaaf-ı asap (nörasteni) – Emraz-ı asabiye devri – Asr-ı hazır ve asar-ı sabıka – Hıfz-ı sıhhat bir lazıme-i medeniyettir – Monpeliye [Montpellier] tıp kongresi – Reisin nutku – Emraz ve asap.

Bugün saha-i âlemde vücuda getirilmiş olan bütün asar-ı sınaiye ve medeniye, heyet-i içtimaiyedeki şu ahenk ve insicam, nizamlar, kanunlar, vesait-i medeniyedeki şu tekemmül, ihtiraat ve keşfiyat, şimendiferler, vapurlar, telgraflar, telefonlar hemen hep bir mastardan sudur etmiştir ki o da akl-ı beşerdir. Akl-ı beşerin merkezi ise dimağdır. İnsanın bütün efal ve harekâtını tanzim eden cümle-i asabiyesidir, yani dimağ, muhh-ı şevki ve bütün nevahi-i bedene elektrik telleri gibi dağılmış olan asaptır. Küre-i arzda tarihin ıtlaı yettiği zamandan bu ana kadar vukua gelen ve tarihlerde mukayyet olan bütün hadisat, vukuat, eşref-i mahlukat olan insanların fiil ve hareketi neticesidir. Devr-i vahşetten tedricen çıkarak insanlar bugünkü devre-i medeniyete vasıl olmuşlar, çıplak gezerken, dağlarda bayırlarda yaşarken, mağaralarda yatarken bugün cesim şehirler tesis etmişler, harikalar meydana getirmişler, muntazam bir heyet-i içtimaiyeye vücut vermişlerdir.

(…)