';
342. Sayı / 2. Sayfa

Miladi Tarih: 30 Eylül 1897

Rumi Tarih: 18 Eylül 1313

1. Sayfa
1 Yazı
3. Sayfa
2 Yazı
İhtar-ı Mahsus

“Servet-i Fünûn’un Nüsha-i Mümtazesi”

Hasılatı evlad-ı şüheda ve malulin-i guzat-ı Osmaniye’ye mahsus olmak üzere ceride-i acizanemiz tarafından bir nüsha-i mümtaze tabına mübaşeret edildiğini yazmıştık. Nüsha-i mümtazemiz eazım-ı üdeba ve meşahir-i muharririnin bilhassa kaleme aldıkları otuz parçaya karib manzum ve mensur eserden müteşekkil bulunuyor. İşbu asar-ı nefiseye mahsus olarak tersim ve hakkettirilen levhaların dahi mükemmeliyetine fevkalade itina edilmekte olduğundan nüsha-i mümtazemiz bihakkın enafis-i asardan madut olacaktır demekte tereddüt etmeyiz.

(…)

Nüsha-i mümtazemiz hakkında vilayet-i şahaneden pek çok eser teveccüh ve rağbet irae olunarak şimdiden hayli zevat iştirak eylemiş olduğundan bugünkü nüshamızın kısm-ı siyasisinde lütfen nüsha-i mümtazeden iştira eden zevatın esamisi ilan edilmeye başlanmıştır. Peyderpey yazılacak zevat-ı kiramın esamisi gazetemizde ilan edileceği gibi nüshalar yevm-i intişarında hemen postaya tevdi kılınacağından irsalatta kat’a teehhür ve adem-i intizam müşahede olunmayacaktır.

Musahabe-i Fenniye

Kuva-yı tabiiyeden istifade- Rüzgâr ve şelaleler- Dalgalar, akıntılar- Dalgaların kuvveti- Telsiz telgraf ve telsiz telefon- Nakl-i sada ve nâkil-i sada- Sadanın intişarı ne gibi kavanine tabidir?

Kuva-yı tabiiyeden istifade etmek ciheti erbab-ı fen ve tecrübenin beş on seneden beri pek ziyade nazar-ı dikkatini celbetmiş ve fünun ve sanayinin tetkikatı ve makinelerin tekemmülatı bu istifadeyi daire-i imkâna idhal ederek bu yolda büyük büyük teşebbüsler de vuku bulmuştur. Şimdiye kadar kuva-yı tabiiyeden istifade edilmemiş değildir. Belki buhar makineleri icat olunmadan ve bu vasıta ile elde edilen kuvvet bir intizam-ı fevkalade altına alınmadan evvel âlem-i insaniyetin kuvvet cihetiyle istifadesi buna münhasır kalmıştır. Cesim makinelerle işleyen değirmenlerden evvel insanlar akvat-ı yevmiyelerini teşkil eden buğdayı yel değirmenlerinde öğütürler, cesim vapurlar meydana gelmeden evvel rüzgârdan istiane ederek gemilerini yelkenle yürütürlerdi. Makineler devrinde ise bu külfetlere hacet görülmeyerek kuva-yı tabiiyeden istifade imhal olundu. (…)