';
528. Sayı / 15. Sayfa

Miladi Tarih: 25 Nisan 1901

Rumi Tarih: 12 Nisan 1317

14. Sayfa
2 Yazı
Avrupa Postası

Yirminci Asrın Vazifesi. – Lakırdı lakırdıyı açar dedikleri gibi bir moda da başka bir modaya menba-ı zuhur oluyor. Bir aralık Avrupa gazeteciliğinde “mülakat ve istimzaç” modası zuhur etmişti. Şimdi bu, artık eski bir itiyat hükmüne geçti. Meşahirden – rical-i siyasiyeden sanatkârlara, aktrislere varıncaya kadar – meşahirden kâffesine gazete muharrirlerinden biri icabî takdirinde müracaat ederek  ya kendisine müteallik bir mesele hakkında ya o sırada karilerin merak ile, lezzet ile okuyacakları bir maddeye dair fikrini sorar, netice-i mülakatı gazetesine yazar. Avrupa gazetelerinde her zaman böyle makalelere tesadüf olunur. Şimdi Avrupa gazeteciliği bu mülakat ve istimzaçlarla kanaat edemez oldu. Yavaş yavaş bir tahkikat, isticvap modası tevellüt ediyor. Mülakat ve istimzaç usulünde herkesten alışık bulundukları, iştirak istedikleri, müdahale eyledikleri bir şey hakkında fikirlerini sorarlar. Bu suallere cevap vermek mecburi değildir. Hatta bazı zevat böyle muziç boşboğaz gazetecileri yanlarına bile kabul etmemekle kesb-i iştihar etmişlerdir. Filhakika meşhur bir adam bunların hepsine yüz verecek olsa işini gücünü bırakıp okunacak bir mevzu avlamak için uğraşan sermayesiz gazete muhbir ve muharrirlerine zemin ihzar etmekle meşgul olmak lazım gelecek. Mamafih canı cevap vermek isterse söyleyecek bir lakırdı bulmakta duçar-ı müşkülat olmaz. Çünkü kendisine sorulan sualler ya cereyan eden bir vakaya, ya ihtisası bulunduğu bir işe dairdir.

(…)

 

Şerh-i Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye

Muharriri: 

Atıf Bey Merhum

 

Memleketimizde Atıf Bey merhumun sıyt-ı ilim ve irfanını işitmeyen hemen yok gibidir. Henüz genç denilecek bir yaşta iken vefat eden bu üstad-ı muhteremin asar-ı metrukesinden biri olan Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye Şerhi peyderpey neşrolunmaya başlamıştır. Atıf Bey merhumun bu eserleri hem medid bir tetebbunun hem de sekiz on sene devam eden bir mekteb-i âlî muallimliğinin mahsulü olduğundan gerek erbab-ı tetkik için, gerek memurin-i adliye için, gerek mekatib-i âliye talebelesi için zaruriü’l-müracaa bir eserdir. Merhum müşarunileyhin kürsi-yi hitabet ve talakatı önünde bulunmak şerefine nail olup bu baptaki istidad-ı fevkalade-i fıtrilerini bir fart-ı takdir ile teslim edenler eserlerinin de serâpâ selis ve muciz bir lisan ile yazılmış olduğunu, haşvdan, bi-lüzum ifadelerden külliyen ari bulunduğunu, maksadın şayan-ı hayret bir suhulet-i ifade ile ifham edildiğini, her bahse müteallik mesail-i fıkhiyeden hiç birinin hariç bırakılmadığını görecekler ve kütüphane-i milliyemizin böyle nefis bir eserle tezyin edilmiş olmasından dolayı kalben pek amik bir memnuniyet hissedeceklerdir.

 Şerh-i Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye’nin şimdiye kadar dört kitabı neşredilmiştir: Kavaid-i Külliye, Kitabü’l-Buyu’, Kitabü’l-İcare, Kitabü’l-Kefale ve’l-Havale, bu kitaplar ekser kitapçılarda bulunmaktadır. Az bir müddet içinde tabı hitam bulacağını da karilerimize ayrıca tebşir ederiz.

Edebiyat-ı Cedide Kütüphanesi

-Dördüncü Kitap-

 Aşk-ı Memnu

 Muharriri: Uşşakizade Halit Ziya [Halit Ziya Uşaklıgil]

 527 sayfa teşkil eden bu eser-i nefisin fiyatı yalnız 10 kuruştur. Taşradan arzu edenler – taahhütle beraber – dört buçuk kuruş posta ücreti ilave buyurmalıdırlar.