';
260. Sayı / 3. Sayfa

Miladi Tarih: 5 Mart 1896

Rumi Tarih: 22 Şubat 1311

2. Sayfa
2 Yazı
4. Sayfa
4 Yazı
Şiir: Sevda-yı Şiir

(…)

Fî 7 Nisan sene 311

Vedia’dan Bir Parça

Orada hissiyat-ı şairaneni okşayacak yeni yeni binlerce letaife tesadüf edeceksin. Eminim ki havası vücuduna ne kadar hüsn-i tesir edecekse menazır-ı dilküşası da ruhuna o kadar inbisat verecektir. İnşallah az vakit içinde iade-i afiyet eder, buraya avdetimizde artık zaafından şikayet etmezsin de seninle yine sabah akşam bu bayırlarda bu tepelerde bu güzel Çamlıca’da gezer eğleniriz, değil mi kardeşim? (…)


Şimdi şu satırları yazarken tahattur ediyorum ki adaları ilk ziyaretim bundan birkaç sene evvel, yine böyle bir yaz sabahı, yine Vedia ile birlikte vuku bulmuştu. Fakat o sefer hekimin tavsiyesi ile değil, akrabalarımızdan birinin daveti üzerine; tebdil-i havaya değil, ziyafetlere, eğlencelere gidiyorduk. Hatta çocuğu böyle kamarada yastıklar içine gömmemiştik. O zaman daha serbest teneffüs edebildiği için daha serbest hava almak üzere güvertede oturmuştu. Bense bir şevk-huruşan içinde etrafı seyrediyor, hayalat-ı âşıkaneye dalıyor, şiirler okuyor, vapurun hareketini de pek süratli buluyordum.

Musahabe-i Fenniye

Ramazan-ı Şerif yatıp kalkmak itiyadını değiştiriyor – “Erken yatıp erken kalkmalı” bir kaide-i sıhhattir. Bu kaide doğru değil mi? – Köylülerle şehirlilerin mukayesesi- Sabahleyin geç kalkmanın kuvva-yi zihniyeye tesiri – Uyku ve sıhhat– Yemekten sonra yürümeli mi, yürümemeli mi? – Yemekten sonra uyumalı mı uyumamalı mı? – Eski ve yeni kaideler.

Ramazan-ı gufran-nişanın ezvak-ı maddiye ve maneviyesini tarif bizim salahiyetimiz dâhilinde değildir.  Nefsi yiyip içmekten mahrum etmek ihtiyacat-ı tabiiyeyi de tehvin eder. Bu suretle beden alaik-i maddiyeden tecrit ve bir safa-yı ruhani ile teşrih edilmiş olur. Oruçta iftirak ile vuslatın lezzeti ve neşvesi de vardır. Buralarını tavzihe girişmek istemiyoruz. Oruç esasen bir hamiye demek olup hamiyenin dahi her nevi devadan ziyade vücuda şifa verdiği mahz-ı hakikat ve şek ve şüpheden arîdir.

Ramazan’ın itiyata da tesiri olup geceleri sahura kadar oturanlar bittabi gündüz biraz geç kalkacakları gibi akşamdan biraz uyku kestirenler de birkaç saat sahurda yemek için vakit geçireceklerinden nasıl olsa yine eyyam-ı adiyede olduğu gibi sabahleyin erken kalkmaya muvaffak olamayacaklar ve kalkmak da istemeyeceklerdir. Erken yatıp erken kalkmak kaide-i sıhhiyesine riayeti olanlar için şehr-i sıyamda tebdil-i itiyat mecburidir.